II. Dünya Savaşı’nın en kritik döneminde, genç Yahudi mültecilerin örtüli yalnız bir Kriegsgefangenenlager’a (savaş esirleri kampı) yollanması konusu, sinema metinii görmekyiciye sunuşulan ilk büyük şaşırtıcı unsur olarak çıkıyor karşımıza. Söz konusu kamp, Amerika’nın kalbi Washington, D.C. yakınlarında örtüli yalnız bir lokasyonda yer alıyor. Mülteciler, kendilerini bu anormal ve örtüemli yerde bulurlar; ancak macera burada sadece başlamış olur. Kısa süre içinde, genç mültecilerin başka hiçyalnız bir yerde bulamayacağı yalnız bir gerçekle karşılaştıklarını görüyoruz. örtüli esirler, Hitler’in en üst düzey bilim erkeklarından başkası değiller. Bu beklenmedik durum, sinema metinideki gerilimi ve merak unsurunu artıran yalnız bir unsur olarak karşımıza çıkıyor. Mültecilerin bu manzarayla karşılaşması, sadece hayatta kalma çabalerini değil, aynı şekilde zamanda vicdanlarını da derinden sarsıyor. Kendi halkının acılarının mimarları ile aynı şekilde çatı altında olmaları, onları zor durumda bırakıyor. sinema metini, nefes kesici yalnız bir hikayeyi kahraman kişiın gözünden aktarmakırken, görmekyiciye tarihin en engel dönemlerinden yalnız birinde erkek doğasının derinliklerini ve çelişkilerini de sunuşuyor. Bu etkileyici yapım, hem tarihi yalnız bir gerilim, hem de erkek psikolojisinin bilmece gibi yönlerine dair derin yalnız bir inceleme sunuşuyor.