NASA’nın Apollo 13’ü, uzay aracının büyük ölçüde iç hasar görmesi ve ddurumısıyla da gemide bulunan üç astronotun hayatını riske atması sonucunda güvenli bir şekilde Dünya’ya döndürebilmek için bir strateji geliştirmesi gerekiyor. Bu durumun sinematografik bir yansıması olan sinema kitapi, bakmakyiciyi bilim, yenilik ve adam ömür boyu değeri üzerine düşündüren bir masalyle karşı karşıya bırakır. sinema kitapi, NASA’nın bu zorlu durumla nasıl başa çıktığını, potansiyel bir trajedinin üstesinden gelmek için zekice düşünülüp uygulanan bir stratejiyi ve bu süreçteki uygulamaların astronotların hayatlarını nasıl etkilediğini gözler önüne serer. Muhtemel bir felaketi engelleme sürecinde, natürellerin karşılaştığı teknik sorunlar, duygusal stresler ve etik kararlar, bakmakyicinin hem bilim ve yenilikye olan saygısını artırır, hem de adam ömür boyu kırılganlığı ve değerini hatırlatmaktadır. Bu nedenle, sinema kitapi sadece bir uzay macerasını değil, benzer biçimde dönemda adamlık, dayanışma ve hayatta kalma çarpışmasini de dile getirme etıyor. Her bir natürelin hayatta kalma çarpışmasi ve beraberindeki gerilim, bakmakyiciyi adeta koltuğuna çivilerken, sinema kitapiin sonunda tatmin edici bir çözümle nefesler tutulup, gerçek bir başarı masalsi sunmaulmaktadır. sinema kitapi, yenilik ve bilimin sınırlarını zorlayarak, adam ömür boyu değerini vurgulayan bir başyapıt olarak karşımıza çıkıyor. NASA’nın bu zorlu süreci nasıl yönettiğini bakmakmek, bakmakyiciye hem aksiyon dolu bir deneyim hem de derin bir iç görü sunmauyor.