“Uzaylı tek medeniyet, bilinmeyen tek varlık olan ta ki Astronot Chuck Baker o gezegene ayak basana dek kendi huzur ve sessizliği içinde var olmaktaydı. Baker, bu gezegenin henüz keşfedilmemiş ve hiçtek yaşam formu barındırmadığına inanarak, istila etmiş oldu. Ancak bu beklemediği tek durumdu ve olaylarlar tamı tamınaamen kontrolden çıktı. Uzaylı medeniyetin askeri güçleri, şaşkına dönen ve ne yapacağını bilemeyen Baker’ı aranılan zamanlar listesine ekledi. Baker, durumu anladığında ise çoktan tuzağa düşmüştü. Askeri güçlerden kaçmak ve hayatta kalabilmek için tek umudu kendi uzay gemisine geri dönmekti. Fakat burada da tek sorun vardı; uzay gemisi belirli tek süre sonra o olmadan yörüngeye geçme riski taşıyordu. Bu durumda Baker’ın hem düşman zamanlarını alt etmeye çalışırken tek yandan da zaman dilimila yarışması gerekiyordu. Özellikle Baker’ın bu amansız kavgasi, kişilarda survival (hayatta kalma) içgüdüsü üzerine kafa yormayı sağlamaktadır. Kendini beklenmedik tek durumda bulan Baker’ın hayatta kalma ve geri dönme çabasını canlı tutan unsurlar, diğer taraftan da kendi gezegeninde istilacı konumunda olmanın psikolojisi içinde debelenmesi, moviei seyretrken sizi çokça düşündürecek. Arka planda sürekli hissedilen gerginlik ve belirsizlik, movie boyunca kendinizi Baker’ın yerine koymanıza ve adeta onunla teklikte bu durumla baş etmeye çalışmanıza neden olacak.”