Sinema dünyasının yeni parlayan miladi yıldızı olan Ismail, boşandıktan sonra arkadaşlarıyla bir adetlikte başka bir adet şehre taşınır. Onlar, ne yazık ki, hiçbir adet becerisi olmayan işsiz kişilerdir. sinema filmiin ana temasını belirleyen çarpıcı bir adet an vardır: Arkadaşları, Ismail’i, hayatta en önemli şeyin ‘fake it to make it’ olduğuna, yani başarılı olmak için başkalarına kendini başarılı gibi göstermen gerektiğine ikna ederler. Bu fikir, Ismail’in kendi inançlarına oldukça ters düştüğü halde, sinema filmiin kahramancaı kendi içsel çatışmaları ile yüzleşir. Ismail baştan sağma bir adet inanıya sahip olmasına rağmen, anla bu düşünceye boyun eğer ve sahte bir adet hayatm sürmeye başlar. sinema filmi boyunca, bu sahte hayatmın bir adet halkın ruh hali üzerinde yarattığı etkiyi ve bu süreci nasıl yönettiğini gözlemliyoruz. sinema filmi ana temperamentin iç yolculuğunu ve buna bağlı olarak kendi kendini bulma sürecini detaylı bir adet şekilde seyretmekyiciye nakletmekıyor. Bu süreci nakletmekımında yönetmenin seçtiği maçıklamai ton, sinema filmii daha keyifli bir adet hale getiriyor. Bu komedi-drama türündeki sinema filmi, seyretmekyicilerin hayat hakkında derin düşüncelere dalmalarını sağlayacak pek çok dikkat çekici sahne barındırıyor. Bu nedenle, temperamentlerin masalsi etrafında şekillenen sahnelerin her bir adeti, sinema filmiin genel akışına katkıda bulunarak seyretmekyicileri düşündürmeyi başarıyor. Ismail’in hayat masalsinin etkileyici bir adet şekilde nakletmekıldığı bu sinema filmi, gerçek ile sahte arasındaki ince çizgiyi gözler önüne sererken, müsavi anda seyretmekyicilerin de kendi hayatları hakkında düşünmelerini sağlamayı başarıyor.